Giderek büyüyen su krizi ve iklim değişikliğinin su kaynakları üzerindeki baskısı göz önüne alındığında, arıtma sistemlerinin önemi her geçen gün artıyor. Şimdi MIT‘deki (Massachusetts Institute of Technology) araştırmacılar, güneş enerjisiyle çalışan ve günde 5.000 litreye kadar temiz su üretebilen bir arındırma sistemi geliştirdi. Kullanım alanları son derece çeşitli olabilir. Hem verimli hem de çok hızlı
MIT mühendislerinin geliştirdiği bu sistem, doğrudan güneş ışınlarına bağlı olarak çalışıyor. Güneş ışığının yoğunlaştığı zamanlarda su arıtma kapasitesini artırırken, bulutlu havalarda ise enerji tüketimini otomatik olarak düşürüyor. Bu daü, yeni sistemi diğer arındırma teknolojilerinden ayırıyor. En dikkat çekici noktalardan biri de bu sistemin pil gerektirmemesi.
Keza geleneksel tuzdan arındırma sistemleri genellikle sürekli enerji kaynağına ihtiyaç duyarken, MIT’nin çözümü, güneş enerjisini doğrudan kullanarak, kesintisiz bir su arıtma süreci sağlıyor. Ayrıca güneş panelleri tarafından üretilen elektrik enerjisinin %94’ünden fazlasını verimli bir şekilde kullanabiliyor ve günde 5.000 litreye kadar temiz su üretme kapasitesine sahip. Proje, suyu tuzdan arındırmak için elektrodiyaliz yöntemine dayanıyor. Yani geleneksel olarak sistemin bileşenleri arasında su pompaları, iyon değişim membranları ve güneş paneli dizisi bulunuyor. Ancak diğerlerinden ayrıldığı nokta, “akış komutlu akım kontrolü” adı verilen bir kontrol sistemine sahip olması. Bunun sayesinde sistem, saniyede üç ila beş kez arıtma hızını ayarlayarak enerji verimliliğini en üst düzeye çıkarıyor.
Bu bağlamda özellikle deniz suyuna erişimi olmayan iç bölgeler için bir hayli önemli. Keza çoğu insan, arındırma sistemlerinin ulaşamayacağı kadar uzakta yaşıyor ve genellikle yer altı sularına bağımlı. Ancak iklim değişikliği ile birlikte bu yer altı suları da giderek daha fazla tuzlu hale geliyor. Dolayısıyla bu sistem özellikle tuzlu yer altı sularının temizlenmesi için ideal bir çözüm olabilir.
MIT ekibi, bu sistemin daha büyük topluluklara ve hatta şehir düzeyinde su sağlayacak şekilde ölçeklendirilmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Yakın gelecekte ise küresel kullanıma ulaşması için çalışmalar başlayacak. Ayrıca araştırmacılar buna değinmese de, güncel arıtma sistemlerinde de dönüşüm yaşanabileceğini söyleyelim.
